İlk Tebessüm
Beni farklı isimlerle çağırma
Bana umutsuz bir yemin etme
Sana tekrar çağrıldım
Şimdi tüm bitap yollarımdan sonra
Senin eşiğine tırmanıyorum
Beni farklı isimlerle çağırma
Her şey kırışır ve çürür
Ama sen ve gece hâlâ yaşıyorsunuz
Son anlar sonsuzdur
Mumları söndürün
Işık dinlenmek için haykırıyor
Sessizliğinde kucakla beni
Mesafeler sürükleniyor
Ve olağanüstü bir yükseklikten
Havayı soluyorum
Sen! Asla sende yaşamadım!
Sen benim denizimsin, toprağımın tuzusun!
Evet, bazen hatıran beni
Aniden yakalayacak
Bir kaplanın aç sıçramasıyla,
Rüzgârlarla ve uçan kapılarla,
Fırtınalı bir sevinçle,
Kırık kanatlı mutlulukla.
First Smile
Do not call me with many words
Do not call me with a desperate vow
I am gathered to you again
From all my weary paths
I climb to your threshold now
Do not call me with many words
Everything shrivels and rots
But you and the night still live
Momentous are the moments of the end
Snuff the candles out
The light cries out for rest
Enfold me in your silence
Distances are adrift
And I am breathing air
At a raving altitude
You! Never have I lived in you!
You are my sea, salty savor of my land!
Yes sometimes your memory
Will seize me suddenly
With a tiger's hungry leap
With winds and flying doors
With a tempestuous joy
With broken-winged happiness.
_______________________________
(*) Shtisel 3. Sezon, 4. Bölümde okunmaktadır.
"Sen, asla sende yaşamadım." Bu dizenin burukluğu şiirin mutluluğunu alamıyor, ancak tatlıya katılan bir fiske tuz gibi lezzetini arttırıyor.
YanıtlaSil